Acun Ilıcalının "Devler Ligi"  

Posted by Emir Kanca


Aslında Acunu biraz tanıyan herkes ondaki futbol geçmişi ve takıntısını bilir...Çok da ekstra değil gerçi aynı ben ve pek çok arkadaşım gibi futbol delisi bir "çocuk" muş Acun...Herkesin yaptığı "ulan ne para kaldırıyor be yine" geyiklerinin aksine Acun bu defa hayalini kovalıyor...

Futbolu bu kadar özel yapan aslında basitliğidir, hayallerinizi kovalamanız için ihtiyacınız olan tek şey bir top müsvettesidir. Ne bir sahaya, ne bir yapıya, kaleye bile gerek kalmadan oynanabilmesi bu oyunun bu denli büyük bir fenomen oluşunda büyük rol oynar.

Ben 94 senesinde ilk defa bir futbol maçına gittiğimde (bilinçli bir şekilde tabi..) insanlar stadyuma dışarıdan tırmanarak biletsiz içeri girer, röportörler devre arasında, hatta ve hatta pozisyon aralarında sahaya dalar, seyirciler antrenman sahası basardı. Sergen Gayrettepe de vergi dairesinin beton zeminli bahçesine iner mahallenin çocuklarıyla maç yapardı...

Aradan az değil, 15 sene geçmiş... O günden bu güne çok şey değişti. Artık futbolcular daha ulaşılmaz, stadlar daha otelsi, antrenman tesisleri şehirden uzak ve etrafı çevrili... Herşey kurallar ile çerçevelenmiş o döneme göre çok daha düzenli.

Bu tabi güzel birşey...Kısmen!

Düzenin değişmesi beraberinde insanların o eski masum futbolu özlemelerine sebep oldu. Endüstriyelleşen futbol işin o sihirini, cocuksulugunu alıp götürdü. Zaten bu yüzdendir ki yukarda resmini gördüğünüz Jose + 10 tarzı Adidas reklamları ve reklam kampanyaları ortaya çıktı. Temel amaç insanların o özledikleri heyecanı, "down to earth" havayı tekrar yaşatabilmek...

Hatırlamayanlar için reklam şu şekilde gelişiyor... Jose ve uyuz arkadaşı efsanevi futbolculardan takım kuruyor, meksika nın bir ara mahallesinde maç yapıyorlar..Zidane ından tutun Beckenbauer ine kadar... Jose nin Defoe ya kaleci eldivenleri verişi, uyuz cocugun Zidane a taktiği anlatması unutulmaz anlarıydı reklamın...

Hepsi de o büyünün tekrar hissedilmesi içindi... Çünkü futbol o küçükken deftere çiziktirilen takımlarla, mahallede oynarken kendine Rıdvan demelerle güzelleşir...

Acun da o çogumuzun içindeki çocuga öyle bir dokundu ki hepimiz kitlendik ekran karşısında. Prodüksiyon hatalarıydı , ıvır dı zıvırdı çok kurcalamam oynadıkları her maçı izlerim!

Bir de hakkını vermek lazım, Acun bu işi çok iyi yapıyor..Neredeyse şampiyonlar ligi nin kendinden bile daha iyi bir logo ve reklam kampanyasıyla girdi bu işe...Tüyleri ürperiyor insanın...

Hele bu haftanın jeneriğinde bir Nouma - Erman Toroglu sahnesi vardı ki, kahkahalarla güldüm...

Futbol çok ilginç hadise, her milletten, her cinsten binbir türlü insanı, olgun, yaşı başını almışları dahil, öyle bir hale sokuyor ki dışarıdan bakınca şaşırmamak elde değil....Tarif etmek zor ama, sanırım insana kendini "canlı" hissettiriyor...

Bu devirde bunu hissedebilmek, paha biçilemez...

1 yorum

Jose klibinin uzun versiyonu daha güzelmiş, kaçırmışım. Teşekkürler link için...

Yorum Gönder

Twitter Updates

    Twitter' dan takip et

    İzleyiciler

    Beer

    Beer

    Dave Gilmour

    Dave Gilmour

    Michael

    Michael

    Mark Knopfler

    Mark Knopfler

    Jack

    Jack

    Zorba

    Zorba

    Stand Against Cancer

    Stand Against Cancer

    Blog United

    Alex

    Alex

    Zico

    Zico
    Nosso Rei

    Roberto Carlos

    Roberto Carlos

    Lugano

    Lugano
    Futbol Bloglarini Takip Edin